Murat Tali
Yazar, Editör, Sosyolog, Aile Danışmanı
Murat, doğdu, büyüdü, dağıldı, toplandı bir araya geldi ve şimdi burada size sesleniyor. Bir amacı var mı? Bilmiyor… Ama bildiklerini hatta bildiğini ve öğrendiğini sandıklarını paylaşıyor. Yaşın olgunluktan, bilginin de bilgelikten sayılmadığı bir zamanda, o da sözlerle oynayarak kendi yaşam yapbozunu tamamlıyor.
Murat, kimileri için okumak bir anlam ifade ediyor diye, diploma sahibi oluyor. Yaşam sahnesinde oynamak için bilet gerekiyor ve o bilete sahip olmak için çalışıyor. Dünyada dikili bir ağacımız olsun diyerek de ağaç dikiyor.
Kifayetsizlik bir erdemdir diye düşündüğü yerde kibre düştüğünü fark ediyor. Bir hırka bir bohça yeter dediği yerde egoya düşüyor ama yine de fark edip gülümsüyor. Karakter analizi yapıyor, gökyüzündeki gezegenlerin doluştuğu evlere bakıyor, karşıt açı yapan ve çevresinde kareler çizen evlerde oturup seçimlerini irdeliyor. Hangi kafayla bunları seçtiğini düşünüyor. “Ben kimim?” ya da “Ben neyim?” hatta “Ben neden varım?” soruları ile cevaplarını arıyor. Bulabildiğini düşünenlere soruyor.
Herkesin bir “kim’liği” var ve onların “kim” olduklarının ardındaki sırrı anlamaya çalışıyor. Birileri de kapısını çalıp, anlamaya çalışma sadece “ol” diyor. Anlamadığı şeyi olamayacağını düşündüğü için olduğu şeyi de anlayamıyor.
Kendisini anlatabilse zaten yolculuğu bitmiş gitmiş olacak. Mevzu hüviyet cüzdanı ve resmi kayıtlardaki yolculuğu ise onu her kapıdan geçişte teslim ediyor bir güvenlik görevlisinin ellerine. Çokça soruyor “ya öyle değilse” diye. “Ya öyle değilse”leri o kadar çok ki “öyle olmuyor hiçbir şey”. İnsanın tüm yaşamı boyunca deneyimlediği dört temel duygusu ve sınırlı sayıda tepkisi olduğunu öğrendiği günden beri de yaşamı bu dört duygunun örüntüsü olan çerçevede geçirmenin manasını bulmayı arzuluyor.
Çokça hikayesi var fakat her hikaye kendi duygu ve deneyimiyle sadece onu besliyor ve büyütüyor. Bu yüzden o da sık sık yollarını ve tabelalarını değiştiriyor, başka bir yön tabelası icat etmek aşkına yürüyor yollarda.
Merak ediyor sürekli; felsefe, sosyoloji, antropoloji, teozofi, ezoterizm, okültizm, inanç sistemleri, modern bilim, genetik, psikoloji, yeni çağ kültürleri ve daha birçok alanda okumalar yapıyor. Fakat günün sonunda aynı bedende yaşamaya devam ediyor. Yani bildikleri ile başı göğe ermedi bir türlü ve o da oturup yazmaya karar verdi. Yazdı, yazdı, yazdı ve şimdi senin karşına çıktı yazıları ile. Senin yolculuğundaki “ben kimim” sorusunun yanıtını verebilir mi o da bilmiyor? Fakat denemek her zaman artı değer katar yaşama diyerek seni de davet ediyor yolculuğuna…
Anahtar “Ya Öyle Değilse”lerim Var Benim ve Hayatın Dansı – Adı Konulmamış Şiirler ve Namaka "Suıyun Bilgeiğini Taşıyan" kitaplarının yazarıdır.